30'lu yaşlardan
itibaren yüzümüzde belirginleşmeye başlayan kırışıklıkların sorumlusu sadece
yaşımız değil. Farkında olmadan da olsa yaptığımız mimikler, uzun süre güneşe
maruz kalmak ya da vücudumuzun susuz kalması kırışıklıklara sebep olan birer
neden. Kozmetik dünyası bu kırışıklıkları gidermek için çeşitli çözümler
sunuyor. Ancak önce hangi kırışıklık tipi olduğunuzu bilmeniz gerekiyor.
Er ya da geç hepimiz yaşlanacağız, bundan kaçış yok!
Hatta bilimsel açıdan bakacak olursak doğduktan itibaren yaşlanıyoruz!
Çocuklukta ve ilk gençlikte dikkatimizi çekmeyen çizgiler, kırışıklıklar belli
bir yaştan sonra daha çok gözümüze çarpıyor, sinirimizi bozuyor.
Kırışıklıklar kimine göre yüze olgun bir ifade veriyor,
bazılarıysa bunu 'yılların acımasız izleri' diyerek bir türlü kabullenmek
istemiyor. Ancak şunu da belirtmek gerekiyor ki kırışıklıkların sorumlusu
olarak sadece ilerleyen yaş değil.
Belki sizin de dikkatinizi çekmiştir, kimi kadınlarda ilk
kırışıklıklar henüz 20'li yaşların başında görülmeye başlıyor. Bazıları ise
30'larında bile imrenilecek kadar pürüzsüz ve gergin bir cilde, hatta göz
çevresine sahip oluyorlar. Dermatologlar, kırışıkların oluşumunda üç faktörün
etkili olduğuna dikkat ediyor: 1. Ailesel hikayeniz: Cildinizde ilk kırışıkların
ne zaman ortaya çıkacağı ve ne kadar yoğunlukta olacağını belirleyen başlıca
faktör, genetik etkenleriniz. Yani annenizde kırışıklıklar geç yaşta kendini
göstermeye başlamışsa, bu sizin şanslı olduğunuzu gösteriyor. 2 - Bakım: Doğru
ürünlerle düzenli olarak uygulayacağınız bakımlar cildinizin pürüzsüz ve gergin
kalmasını sağlarken, kırışıklıkların geç oluşmasına da katkıda bulunuyor.
3.Çevresel etkenler: Güneş ışınları, kuru hava, sigara tüketimi, alkol
kullanımı gibi pek çok çevresel faktör de cildin nasıl yaşlanacağını ve hangi
türkırışıkların oluşacağını belirliyor.
0 yorum:
Yorum Gönder